Hz. Muhammed’in İmam Ali’ye Tavsiyeleri – 1

Hz. Muhammed’in İmam Ali’ye Tavsiyeleri yazımızın birincisinde Peygamberimizin İmam Ali’ye tavsiyelerinde şöyle buyurmaktadır.

1- “Ya Ali, Allah’ı gazaplandıracak bir şeyle hiçbir kimseyi razı etmemen, Allah’ın verdiği bir şeyden dolayı başkasını methetmeyip, Allah’ın senden esirgediği bir şeyden dolayı da kimseyi yermemen, yakine ermenin alametidir. Çünkü rızık, ihtiras sahibinin ihtirasıyla elde edilemeyeceği gibi, istemeyenin istememesiyle de önlenmez. Gerçekten Allah-u Teâlâ, kendi hikmet ve lütfu gereği rahatlık ve mutluluğu yakinde ve (kaza ve kadere) rıza göstermekte karar kılmıştır, gam ve üzüntüyü ise, şüphe ve (kaza ve kadere) hoşnutsuzluktadır.”

2- “Ya Ali, cahillikten daha kötü bir fakirlik, akıldan daha faydalı bir servet, bencillikten daha korkunç bir yalnızlık yoktur. İstişareden daha iyi bir yardımcı olmaz, hiç bir akıl da tedbir almak kadar yararlı değildir. güzel ahlak gibi soy sop ve tefekkür gibi bir ibadet de yoktur.”

3- “Ya Ali, sözün âfeti yalan, ilmin âfeti unutmak, ibadetin âfeti ihmalkârlık, cömertliğin efeti minnet, yiğitliğin afeti zulüm, güzelliğin afeti bencillik ve soyluluğun afeti ise onunla iftihar etmektir.”

4- “Ya Ali, sürekli doğru konuş; ağzından hiç bir zaman yalan söz çıkmasın; kesinlikle hiyânete yeltenme; Allah’tan O’nu görüyormuşcasına kork; malını ve canını dinine feda et; iyi ahlak edinip, kötü ahlaktan kaçın.”

5- “Ya Ali, Allah’ın en çok sevdiği amel, şu üç haslettir: Allah’ın farz kıldığı şeyleri yerine getirmek; bunu yapan kimse, halkın en âbidlerindendir. Allah’ın haram kıldığı şeylerden uzak durmak; böyle yapan kimse de halkın en takvalılarındandır. Allah’ın verdiği rızka razı olmak; böyle olan kimse de halkın en zenginlerindendir.”

6- “Ya Ali, üç şey yüce ahlaktandır: Seninle ilişkisini kesen kimse ile ilişki kurman, senden esirgeyene bağışta bulunman ve sana zulüm edeni affetmen.”

7- “Ya Ali, üç şey kurtarıcıdır: Dilini tutman, günahına ağlaman ve (kötü insanlarla muaşeretten uzak kalmak için) evinde oturman”.

8- “Ya Ali, şu üç haslet amellerin en başında gelir: (Kendi menfaatin de söz konusu olduğu yerde) halka karşı insaflı davranman, mümin kardeşinle eşitliği gözetmen ve her halükarda Allah’ı hatırlaman.”

9- “Ya Ali, üç kimse Allah’ın misafiridir: Mü’min kardeşini Allah rızası için ziyaret eden kimse; böyle birisi Allah’ın ziyaretçisidir; ziyaretçisini ağırlaması ve istediğini ona vermesi, Allah’ın üzerine bir haktır. Salat kıldıktan sonra, daha sonraki salat vaktine dek, takibât (zikir, dua, Kur’an okumak vb.) ile meşgul olan kimse; böyle birisi Allah’ın misafiridir; ve  misafirini ağırlaması Allah’ın üzerine bir haktır. Bir de hacca ve umreye giden bir kimse; onlar da Allah’a giden kimselerdir ve kendisine gelen bir kimseyi ağırlaması Allah’ın üzerine bir haktır.”

10- “Ya Ali, üç şeyin hem dünyada, hem de âhirette mükafatı vardır: (Ahiretteki sevaplarıyla birlikte bu dünyada da karşılığı vardır.) Hac, fakirliği giderir; sadaka, belaları defeder ve sıla-ı rahim ömrü uzatır.”

11- “Ya Ali, kimde şu üç şey olmazsa, hiç bir ameli doğrulmaz; onu, Allah’a isyan etmekten alıkoyacak günahtan çekinme, akılsızın cahilliğini önleyecek ilim (bir nakle göre de hilim) ve halkla iyi geçinebilmesini sağlayacak akıl.”

12- “Ya  Ali, üç  kimse kıyamet günü arşın gölgesi altındadır: Kendisi  için sevdiği  şeyi kardeşi için de seven, bir işle karşılaştığında Allah’ın o işi sevip sevmediğini bilmeyinceye  kadar, o iş için herhangi bir girişimde bulunmayan ve kendi nefsinde de  bulunan ve henüz ıslah etmediği  bir  kusurla  kardeşini ayıplamayan;  böyle birisi  ıslah ettiği her kusurunun ardından kendindeki bir başka kusurla karşılaşır ve bu, insanı kendisiyle meşgul etmeye yeter. (Artık  başkalarının  ayıplarıyla  uğraşmaktan  el  çeker).”

13-  “Ya  Ali,  üç şey  iyilik  kapılarındandır: Nefsin cömertliği,  sözün güzelliği ve eziyetlere karşı sabırlı olmak.”

14-  “Ya Ali, Tevrat’ta dört şeyin dört şeyle birlikte olduğu yazılıdır: Dünyaya haris olan, Allah’a öfkelenir; düçar olduğu bir müsibetten yakınan, gerçekte Allah’tan yakınmaktadır; zenginin karşısında (zenginliği için) tevazü eden kimsenin, dininin üçte ikisi yok olur. Bu ümmetten cehenneme giden bir kimse, Allah’ın ayetleriyle alay edip,  oynayan kimselerdendir.”

15- “Ya  Ali,  dört  şey dört şeyi  beraberinde getirir. Hükumete eren müstebid (diktatör) olur; istişare etmeyen pişman olur; sana, davrandığın gibi davranılır; yoksulluk en büyük ölümdür.” Maksat dinar ve dirhem (mal) yoksulluğu mu? diye sorulduğunda: “Hayır, maksat din yoksulluğudur” buyurdu.”

16-  “Ya Ali, kıyamet günü üç gözden başka bütün gözler ağlar: Allah yolunda geceleri uykusuz kalan göz, Allah’ın haram kıldığı şeylere bakmayan göz ve Allah korkusundan ağlayan göz.”

17- “Ya Ali, Allah’tan gayri, kimsenin bilmediği günahlarına ağladığı halde, Allah’ın baktığı yüze ne mutlu!”

18- “Ya Ali, şu üç şey, (insanı) helak olmaya sürükler: Uyulan heva ve heves; boyun eğilen cimrilik ve insanın kendisini beğenmesi. Şu üç şey de (insanı) kurtuluşa götürür: Hen hoşnutluk hem de gazap halinde adaletli davranmak, hem zenginlikte hem de fakirlikte orta halli olmak, gerek gizlide ve gerekse açıkta Allah’ı görürcesine O’ndan korkmak; çünkü sen O’nu görmesen de, O seni görüyor.”

19-  “Ya Ali, üç yerde yalan konuşmak iyidir: Savaşta hile yapmada, hanımına (bir şey alacağına dair) vaad vermede, halkın anlaşmazlıklarını ıslah etmede.”

20- “Ya Ali, üç yerde doğru konuşmak kötüdür: Söz gezdirmede,  şahsa  ailesi  hakkında hoşlanmayacağı haberleri vermede  ve  hayırdan haber veren bir kimseyi tekzib etmede.”

21- “Ya  Ali,  dört  şey  boşunadır:  doyduktan   sonra  ( bir  şey )  yemek,  ay  ışığında  kandil  yakmak,  çorak yerde tohum ekmek  ve  layık  olmayan  bir  kimseye iyilik yapmak.”

22- “Ya Ali, dört kimse herkesten daha çabuk ceza görür: Yaptığın iyiliğe, kötülükle karşılık veren, senden zulüm görmeden, sana zulüm yapan, aranızdaki antlaşmaya,  sen  sâdık  kaldığın  halde  hiyanet  eden ve sılay-ı rahim yaptığın halde, (sana karşı) onu terk eden kimse.”

23- “Ya Ali, dört şeye sahip olanın islâmiyeti kamil olur: Doğruluk, şükür, hayâ ve güzel ahlak.”

24- “Ya Ali, halka az el açmak peşin zenginliktir ve halka el açmak zillettir; peşin fakirlik de işte budur.”

25- “Ya Ali, mü’minin alâmeti üçtür: Oruç tutmak, salat kılmak ve zekat vermek. Zahirde kendisini ehil gösteren kimsenin üç nişanesi vardır. İnsanın yüzünde dalkavukluk yapar, arkasında gıybet eder ve musibete uğradığında da sevinir. Zalimin de alâmeti üçtür: Eli altında bulunanlara zorbalık yapar, kendisinden üstekilere isyan eder ve zalimlerle işbirliği yapar. Riyakârın da alâmeti üçtür: Halkın yanında gayretli ve hareketli olur, yalnızlıkta üşenir ve bütün işlerde övülmesini sever. Münafıkında alâmeti üçtür: Konuştuğu zaman yalan söyler; kendine güvenildiğinde hıyanet eder; verdiği sözün üzerinde durmaz. Tembelin de alâmeti üçtür: Tefrite düşünceye kadar gevşeklik yapar; zayi edinceye dek tefrit eder; günaha düşünceye kadar zayi eder. (tembel gevşekliği neticesinde gerekeni yapmaz ve gerekeni yapmayınca da iş zayi olur…) Akıllı kimseye ancak üç şey için yolculuğa çıkmak yakışır: Geçimini temin etmek, veya ahiretine yönelik atacağı bir adım ya da helal bir zevk için.”       

26- “Ya Ali, cahillikten daha şiddetli bir fakirlik, akıldan daha faydalı bir servet, kendini beğenmişlikten daha korkunç bir yalnızlık yoktur ve hiç bir amel tedbir almak, hiç bir takva günahtan sakınmak ve hiç bir soy-sop da iyi ahlak gibi olamaz. Konuşmanın afeti yalan, ilmin afeti unutmak ve bağışta bulunmanın afeti de minnettir.”

27- “Ya Ali, hilali gördüğün zaman üç defa Allah-u Ekber dedikten sonra, şunu söyle: “Hamd, beni ve seni yaratan ve senin seyrin için menziller yaratıp, seni alemlere kudret ve nimetinin nişanesi kılan Allah’a mahsustur.”

28- “Ya Ali, aynaya baktığın zaman üç tekbir getirdikten sonra şöyle de: “Allah’ım, (vücudumu) güzel yarattığın gibi huyumu da güzelleştir.”

29- “Ya Ali, seni dehşete düşüren bir şeyle karşılaşırsan, şöyle de: “Allah’ım, Muhammed (saa) ve onun Ehl-i Beyt’inin (as) hakkı hürmetine, beni (bu zorluktan) kurtar. “

30- “Ya Ali, dört haslet bedbahtlık nişanesi nişanesidir: Göz yaşının kuruması, katı kalpli olmak, uzun arzu ve dünya sevgisi.”

31- “Ya Ali, huzurunda seni medhederlerse şöyle de: “Allah’ım, beni zannettiklerinden daha iyi kıl; bilmedikleri şeyleri affet ve hakkımda söyledikleri şeylerle de benden hesap sorma.”

32- “Ya Ali, cinsel ilişkiye gireceğin zaman şöyle de: “Allah’ın adıyla; Allah’ım, Şeytan’ı bizden ve bize nasip edeceğin çocuktan uzak eyle.”  Eğer Allah-u Teâlâ o anda, sizden bir çocuk olmasını takdir ederse, hiç bir zaman Şeytan’ın, ona bir zararı dokunamaz.”

33- “Ya Ali, yemeğe tuz ile başlayıp tuz ile bitir. Çünkü tuz yetmiş derde devâdır; onların en küçüğü delilik, cüzam ve alaca hastalığıdır.”

34- “Ya Ali, ayın ilk ve orta gecelerinde cinsel ilişkiye girme; sara hastasının genelde o iki gecede hastalığının belirdiğini görmüyor musun?”

35- “Ya Ali, çocuğun olduğunda, sağ kulağına ezan, sol kulağına da kâmet oku; bu takdirde Şeytan ona asla zarar veremez.”

36- “Ya Ali, halkın en kötüsünü sana tanıtayım mı?” Evet ya Resulallah dedim; buyurdular ki: “Halkın en kötüsü günahları affetmeyen ve hatalardan geçmeyen kimsedir.” Onlardan daha kötüsünü de sana tanıtayım mı? Evet ya Resulallah dedim, buyurdular ki: “Onlardan en kötüsü,  şerrinden korunulmayan ve  hayrı umulmayan kimsedir.”

37- “Ya Ali, peştamalsız hamama girmekten sakın. Çünkü hem peştamalsız (çıplak) olarak hamama giren kimse mel’undur (lanetlenmiş) ve hem de ona bakan.”

38- “Ya Ali, işaret ve orta parmağına yüzük takma; çünkü bu “Lut” kavminin yaptığı bir işti. Küçük parmağını da yüzüksüz bırakma.”

39- “Ya Ali, Allah kendi kulunun şöyle demesini beğenir: “Allah’ım, günahlarımı affet; zira senden başka günahları affedecek bir kimse yoktur.” Kul böyle dediği zaman Allah da meleklerine, şöyle hitap eder: “Ey meleklerim, bu kulum benden başka günahları affedecek birisinin bulunmadığını bilmiştir; şahit olun ki, ben onu bağışladım.”

40- “Ya Ali, yalan konuşmaktan sakın; çünkü yalan konuşmak yüzü karartır; sonra da o şahıs Allah katında kezzâb (çok yalan konuşan) olarak yazılır. Doğru konuşmak da yüzü ağartır: böyle birisi de Allah indinde sadık (doğru konuşan) olarak yazılır. Bil ki doğruluk mübarek, yalancılık ise uğursuzluktur.”

41- “Ya Ali, gıybet etmekten ve söz taşımaktan kaçın; çünkü gıybet etmek orucu bozar (sevabını yok eder); söz taşımak da kabir azabına sebeb olur.”

42- “Ya Ali, zaruret olmaksızın Allah’a yemin etme; ister yalan yere olsun ister doğru. Allah-u Teâlâ’yı kendi yeminine vesile kılma; çünkü Allah-u Teâlâ yalan yere kendisine yemin eden bir kimseye acımadığı gibi, onu gözetmez de.”

43- “Ya Ali, yarının rızkı için gam yeme; çünkü her günün rızkı, gelip ulaşır.”

44- “Ya Ali, inat etmekten sakın; çünkü inatçılığın evveli cahillik, sonu ise pişmanlıktır.”

45- “Ya Ali, misvak kullan; çünkü misvak ağızın temizliğine,  Allah’ın rızasına ve gözün ışıklanmasına sebep olur; dişleri kürdanla temizlemek de seni meleklere sevdirir. Yemekten sonra ağzını kürdanla temizlemeyen kimsenin ağız kokusundan melekler rahatsız olur.”

46- “Ya Ali, sinirlenme;  sinirlendiğin  zaman otur ve Allah’ın kullara karşı olan kudret ve hilmini düşün ve sinirlendiğin vakit sana, “Allah’tan kork!” diye söylendiğinde sinirini atıp, hilmine ve sabrına dön.”

47- “Ya  Ali, kendine harcadığın şeyi, Allah’ın rızası için harca; Allah katında onu korunmuş olarak bulursun.”

48- “Ya Ali, ailen, komşun, muaşeret ettiğin ve dost olduğun herkese iyi davran ki, Allah katında yüce derecelere ulaşasın.”

49- “Ya Ali, kendin için sevmediğin şeyi, başkası için de sevme; kendin için sevdiğin şeyi, kardeşin için de sev. Böyle olursan, hükmünde (diğerleri hakkında hüküm vermede) âdil, adaletinde insaflı olursun; gök ve yeryüzü ehlinin yanında da sevilirsin. Vasiyetimi unutmamaya çalış inşallah.”

50- “Ya Ali, isteğini yerine getirebileceği halde öfkesini yenen bir kimseyi Allah, kıyamet günü (azabından) korur ve ona, tadını hissedeceği bir iman verir.”

Kaynaklar:

1. numaralı hadisten 49. numaralı hadise kadar, Tuheful Ukul kitabı, s.6 ila 14’ten nakledilmiştir.


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir